Sultanbeyli masal oku
ALPERENLİK RUHU

Yazık etmeyelim!

Anadolu'ya hapsedildik,
Çevremizden ve bugün dünyayı yönettiklerini zanneden emperyal ülkelerden medet umma hastalığımızı bir türlü
tedavi edemedik. Yıllarca, tarımımız, sanayimiz, eğitimimiz, savunmamız, sosyal yaşamımız emperyal projelerle
dizayn edilmiş, edilmeye de devam etmektedir. Dünya Ticaret Örgütü, Uluslar Arası para fonu, Dünya
bankası, NATO, Cento, Birleşmiş Milletler gibi sözde evrensel olduğu söylenen kuruluşlar bile emperyal
zihniyetlerin menfaatlerine hizmet eden projelerle şekillenmiştir.
Anadoluyu keşfeden, Anadolu'ya ayak basan Alperenler, Anadoluyu inançların ve kimliklerin çatışmadığı,
adaletin, sevginin ve hoşgörünün hakim kılındığı bir bölge haline getirmeye çalışmışlar ve büyük ölçüde ve
uzun bir zaman içinde başarılı olmalarına rağmen insanlığın en büyük hastalıklarından biri olan fitnenin önüne
bir türlü geçilememiştir.
Yüzlerce yıl süren Haçlı seferleri ile yıkılmayan ve teslim olmayan Büyük Selçuklu, fitneyle param parça
edilmiştir. İnançların kimliklerin ve Etnik kökenlerin arenası haline gelen Anadoluyu, tekrar toparlayıp
birleştiren ALPERENLİK RUHU, Osmanlı ile üç Kıt'aya barışı, sevgiyi ve hoşgörüyü getirmeyi başarsa da yine
kendi içinde zuhur eden fitne ile koca imparatorluk parçalanmış, Milletimiz, 26 MİLYON kilometrelik alandan
çıkarılıp 780 Bin Kilometre karelik alana hapsedilmiştir.
Bu gün ALPERENLİK RUHU ile bölgesinde ve bütün dünyada adını duyurmaya ve tüm dünyaya sevgiyi ve hoşgörüyü götüren nesil
yetiştirmeye ve güçlenmeye başlayan Müslüman Türk milletinin başına yine fitnenin musallat olduğuna şahit oluyoruz. Fitneyi ortaya çıkarıp
güçlendirenler bu gün zevkten dört köşe olmuş rezilliğimizi seyretmektedirler.
Alperenlik ruhu, Orta Asya'da, Ahmet Yesevi ile başlayan ve bu güne ulaşan Türk- İslam davasının ruhudur.
Alperen, Türklüğü asla İslam'dan ayrı düşünmez. Alperen Peygamberini, Ashabını, Ehli Beytini, Türk İslam Tarihinin kahramanlarını ,
Kılıçarslanı, Alparslan'ı, Selahaddin Eyyubiyi, Osman Gaziyi, Sultan Fatihi, Yavuzu, Kanuniyi, Mustafa Kemal'i örnek alır.
Alperen, Mevlana'nın, Yunusun, Hacı Bektaş Velinin, Edibalinin, Molla Güraninin, Bediüzzamanın yürüdüğü hak yoluna da yürür.
Alperen yaşamını ALLAH rızası için sürdürür. İlkelerini Allah'ın Ayetleri ve Peygamberinin sünnetlerine uygun belirler.
Alperen, 200 yıldır ezilen sömürülen Türk ve Müslüman coğrafyasının özgürlüğü için mücadele eder.
Alperenlik, Milli ve Manevi değerlerimize uygun bir toplum geliştirme ve onu yönetecek güçlü bir Devlet kurma ÜLKÜSÜDÜR. 
Alperenin hedefi, sırasıyla, Nizamı Nefs, Nizamı Aile, Nizamı Çevre, Nizamı Millet ve nihayetinde Nizamı Alemdir. Kendi düzenini
kuramayan başkasına düzen getiremez.
Bugün, Ülkemizin ve Dünyanın adalete ve huzura çok ihtiyacı vardır. Bunu da ancak Alperenlik ruhu sağlayabilir. Örneklerini Anadolu'muz ve
dünya görmüş ve yaşamıştır. Ülkemizde ve dünyada, fitne kol gezerken, Alperenlik ruhu yeniden, Anadolu da ve Dünyada sevgiyi ve
hoşgörüyü tesis etme iradesini gösterdiği şu günlerde, kucaklanması, dua edilmesi ve desteklenmesi gerekirken, bırakın düşmanı bir tarafa
dost bilinenler de fitnenin rüzgarıyla çatıları sökmeye çalışmaktadır. Sayın Başbakan ve Bazı bakanlar ile bürokratlar, fitneye kapılarını
aralamaktadırlar.
 Yazık etmeyelim!
Anadolu halkına, yazık etmeyelim Müslüman Türk ve İslam alemine, Kaynaklarımızın sömürülmemesi için, Tam Bağımsızlığımız için, Büyük bir
Türk ve İslam Biliğinin kurulması için, Alperenlik Ruhuna ihtiyaç vardır. Alperenlere sahip çıkalım, Başka bir ANADOLU yoktur. Anadolumuzun
ve halkımızın Alperenlik ruhuna ihtiyacı vardır. 
ALLAH'A EMANET OLUNUZ.
2
 
umasal oku Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol